Gün Batımında Başlayan Hikaye
O gün yalnızdım. Kuşadası sahilinde uzun süredir ilk kez tek başıma yürüyordum. Turist kalabalığı, gülüşmeler, koşuşturan çocuklar arasında ben… Sadece yürüyordum. Yorgundum. Ne kalabalığa karışacak gücüm vardı ne de kendimden kaçacak bir bahanem.

Gözüm kumsalın hemen kenarındaki banka ilişmiş bir kadına takıldı. 35 yaşlarındaydı. Sade bir elbise giymişti. Elinde kitap tutuyordu ama sayfaları çevirmiyordu. Gözleri denizi değil, uzakta olmayan bir şeyleri izliyordu sanki.
Yanından geçerken göz göze geldik.
“Burada hep bu kadar sessiz mi?” diye sordu.
“Kalabalık ama kimse kimseyi duymuyor,” dedim.
O an anlamıştım. Bu bir başlangıçtı. Ama nasıl bir yolculuğa çıktığımı henüz bilmiyordum.
İsmi Yoktu, Sesi Vardı
Beni sahilden biraz yukarıdaki bir terasa götürdü. Orada çay içtik. Adını söylemedi, ne iş yaptığını da. Sadece gözlerimi inceledi.
“Yüzün gülüyor ama içeriden kırılmışsın,” dedi.
Bir kadının gözlerinden bu kadar okunabilmesi ürkütücüydü.
Kalkarken bir kart uzattı.
Kuşadası Escort Asya yazıyordu.
Gülümsedi. “İstersen devam ederiz. Ama sadece bir kez yaşayacaksan, tam yaşa,” dedi.
Sessizliğiyle Beni Soydu
Otele çağırdım. Gecenin bir yarısı geldi. Üzerinde ince bir gömlek vardı, altı çıplaktı.
Kapıyı açtım, hiçbir şey sormadan içeri girdi.
Odada sadece yatak lambası yanıyordu.
Yavaşça üstümdeki tişörtü çıkardı. Hiç öpmedi. Hiç konuşmadı.
Sadece baktı.
Ve dokundu.
Ellerinde soğukluk yoktu ama tenime değdikçe içimdeki savunma duvarlarını bir bir indirdi.
Yatağa yatırdı beni. Üzerime çıkmadı. Yanıma uzandı.
“Bugün konuşma. Sadece hisset,” dedi.
Elini göğsüme koyduğunda kalbim deli gibi atıyordu.
O ise sadece izliyordu.
Kendimi soyunurken değil, çözülürken buldum.
Zevk Çığlık Değil, Sakinlikti
Onunla sevişmek bir fırtına değildi.
Daha çok okyanusun derinlerinde, suyun yüzeyine çıkmadan yaşanan sessiz bir patlamaydı.
Vücudumu keşfederken hiçbir acele yoktu.
Her kıvrımı, her tepkiyi öğreniyor, not ediyor gibiydi.
En sonunda içine girdiğimde nefesini tuttu.
Ama bağırmadı.
Kıvrıldı, sarıldı ve sadece “oldu” dedi.
O ana kadar hiç kimseyle böyle bir uyum yakalamamıştım.
Sabah Kalktığımda Yastığın Üzerinde
Kuşadası güneşi odaya vururken uyanmıştım. Yanımda yoktu.
Yastığın üzerine bir şey bırakmıştı:
Lacivert bir kurdele.
Ve altında ince bir kâğıt:
“Ben Asya. Bu gece seni duydum.
Duyulmayanları da.
Eğer tekrar ihtiyaç duyarsan, sadece ‘sessizliğin’ yeter.”
Kuşadası Escort Asya ile yaşadığım şey seks değil, bir teslimiyetti. Onunla olmak, bir kadının sadece teniyle değil, sessizliğiyle de soyabileceğini öğretti bana.